Dergi yayınlama fikri sizde ilk nasıl oluştu?
Cemil Meriç diyor ki; “Kitap ve gazete… Biri zamanın dışındadır, öteki ”an”ın kendisi. Kitap, beraber yaşar sizinle, beraber büyür. Gazete, okununca biter. Kitap fazla ciddi, gazete fazla sorumsuz. Dergi, hür tefekkürün kalesi. Belki serseri ama taze ve sıcak bir tefekkür. Kitap, çok defa tek insanın eseri, tek düşüncenin yankısı; dergi bir zekâlar topluluğunun. Bir neslin vasiyetnamesidir dergi; vasiyetnamesi, daha doğrusu mesajı. Kapanan her dergi, kaybedilen bir savaş, hezimet veya intihar.”
Cemil Meriç’in dediği gibi dergilerin sizi üzüntü sevinç ya da heyecan gibi duygu katmanları yaşatma, sürpriz sonla bitme telaşesi yoktur. Kitaplar gibi tek düşüncenin yankısı değildir. Dergi çok sesliliğin ifadesidir. Her dergi size farklı seslenişler sunar. Bu emvalde, edebiyata gönül vermiş, hayata aynı açıdan bakan bir avuç insanın bir araya gelmesi ile bireysellikten çok sesliliğe gitme, güç birliği oluşturma amacı ile bir dergi çatısı altında bulunmak istedik.
Düşeyaz Dergisi’nden kısaca bahseder misiniz?
Düşeyaz Dergisi, yayın hayatına başladığı günden itibaren, üç ayda bir yazılı materyal olarak okuyucularına ulaşan bir dergi olarak kalmadı. Daima aktif bir dergi politikası izledi 15 günde bir toplanan yönetim kurulu, ayda bir düzenlenen şair yazar buluşmaları, “Düşeyaz Sohbetleri” isimli radyo programları, yılda bir kez düzenlenen büyük ölçekli şiir gecesi ile dinamik bir dergi Düşeyaz Dergisi. Dergimizin başka bir özelliği de temalı dergi oluşu. Her sayıda bir konu belirleyip, şair yazarlarından bu tema üzerine eserler kabul etmesi. Böylelikle yazarlar yeni eserler üretmeye teşvik edilirken, o eserin ilk kez yayımı da dergimize ait olmakta.
Türkiye’de edebiyat dergiciliği hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Edebiyat dergiciliği, çok takdir edilen, çok sevilen, çok değer görülen, ancak tiraj ve detaylı okuma, irdeleme ve inceleme açısından hak ettiği değeri bulamayan bir alan. Sevimli, sıcak ve samimi bulunsa da ekonomik katkı, destek noktasında bu sevgi ve ilginin reele dönüşmediği bir alan.
Ekonomik şartlar dergi yayıncılığını nasıl etkiledi?
Dergilerin gazete ve kitaplar gibi başarıları tiraj rakamları ya da maddi getirileri ile ölçülmez. Zaten dergiler gazeteler gibi çok satmak için manşet, sürmanşet ya da popülist söylemlerle çıkmaz. Onların okurları ile aralarında farklı bir bağ vardır. Cemil Meriç her ne kadar "kapanan her dergi kaybedilen bir savaş, hezimet ya da intihardır" dese de ülkemiz bu intiharlar, kaybedilen savaşlarla doludur. Dergi bir gönül, bir sevgi işidir. O sevgiyi taşıyan insanlar gücünün yettiği son noktaya kadar dergiyi ayakta tutmaya çalışmaktadırlar.
Derginizin yeni sayısında okuyucularınızı neler bekliyor?
Bahsettiğimiz üzere Düşeyaz Dergisi temalı bir dergi. Kültür, Medeniyet, Yol, Sanat gibi tema olarak belirlediğimiz pek çok konudan sonra, bir süredir edebiyatımızda öne çıkmış şair ve yazarları konu edinmekteyiz. Orhan Veli Kanık, Mehmet Akif Ersoy, Sait Faik Abasıyanık'dan sonra bu sayımızda Necip Fazıl KISAKÜREK'i işledik. Hayatı, poatikası, eserleri, siyasi yaşamı ile yine daha önce işlediğimiz şair ve yazarlarımız gibi, bu sayımızın bir nevi kaynak eser niteliğinde okurları ile buluşacağını düşünüyoruz.
EdebiyatGazetesi.com (12 Ocak 2023)