Sevgide Atatürk’te Yaşamda Cumhuriyette Kalın

Edebiyat Gazetesi olarak Ay Yıldız'a Mektup kitabının yazarı Adam Silver ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Merhaba Adem Bey, okuyucularımıza kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Adam Silver, 1969 senesinde Türkiye’nin Aydın ilinde dünyaya geldi, bir devlet memurunun ilk çocuğu olan yazar çocukluk yıllarını Aydın ilinde geçirdi. Anadolu üniversitesi Sosyal bilgiler, Yönetim ve Organizasyon ve Halkla İlişkiler bölümlerinde eğitimler aldı. İçişleri Bakanlığı, Emniyet teşkilatının çeşitli birimlerinde terörle mücadele konularında çalışmalarda bulundu. Koruma ve Koruma Tedbirleri, risk analizi ve terör konularında eğitimler aldı ve eğitimler verdi. Almanya Belçika gibi Avrupa ülkelerinde emniyet teşkilatı konularında temaslarda bulundu. İlk kitabını 1995 yılında çıkarmak istedi, ancak mesleki nedenlerden dolayı çıkaramadı. Ama hiçbir zaman yazmaktan vazgeçmedi, yıllarca yazdıklarını şimdi yayınlamak istiyor. Cumhuriyet’imize ve Atatürk’e vefasından dolayı yayın hayatını ATADAN 100. YILA ÖZEL “ eseriyle başlamak için yıllarca Cumhuriyetin yüzüncü yılını bekledi, ikinci kitabı olan “AY YILDIZA MEKTUP “ isimli eserini çıkardı, üçüncü kitabı ile Cumhuriyetin yüzüncü yılını taçlandıracaktır. Cumhuriyetimizi ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşları ile Türk ulusunu böyle anlamlı ilk yüzyılda anmak,  hatırlamak ve en azından bir şükran borcunu ödemek için üç kitapla anmak ve yaşatmaktır. Evli ve üç çocuk babasıdır. Cumhuriyetimizin 100. Yıl anısına yayınlanmamış üçüncü kitabını da önümüzdeki günlerde okurlarıyla buluşturacaktır.

Adam Silver

Neden yabancı bir takma isim kullanıyorsunuz?

Evet, çok sorulan sorulardan bir tanesi uzun yıllar çok yazılar ve şiirler yazdım, bu yazdığım şiirler arasında tanınmış ve yakın çevremdeki dost ve arkadaşlarıma içimden geldiği şekilde doğal samimi şiirler yazdım. Bundan dolayı bir çok arkadaş ve çevremde bana Poet Adam SİLVER diyordu. Tabii bu isim zamanla yayıldı birçok kişi Adam SİLVER diye hitap etmeye başladı arkadaşlarım ve okurlarımda bu ismi kullanmamı söylediler ve bu ismi benimsediler. Bende okurlarımın ve arkadaşlarımın bu fikirlerini sıcak baktım. Adam SİLVER kısacası Adem GÜMÜŞ’ ün İngilizcesi demektir.  Kamuoyundan da bu konuda olumlu mesajlar aldım. Beni tanıyanlar bile artık Adam SİLVER diyor. Hayırlı olsun diyelim.

Sizce şiir nedir? Okurun şiirden aldığı lezzeti hangi imgelere bağlıyorsunuz?

Bilindiği gibi şiir duygulardan, düşüncelerden, düşlerden, özlemlerden, hüzünlerden, kederlerden ve hayatın mutlulukları  ile  acılarını  kısa özlü olarak anlatımıdır, bazen bir kitabın içeriğini bir cümleye yada bir dörtlüğe  sığdırabilirsiniz. Şairlerin ozanların, sözcüklerin sözlük anlamlarına, kimi zaman değişik anlamlar da yükleyerek, dil içinde özel bir ifade katarak anlatımıdır. Arapça kökenli bir sözcük olan “şiir” bir şeyi hissederek kavrama; duygu ve heyecandan doğan ölçülü, ahenkli söz" şeklinde tanımlanmıştır Anlatımda okuyucuda yada dinleyicide estetik ve büyük anlam yükleyen, duygular uyandıran bir sanattır.

Şiir: çok eski hatta insanlığın başlangıcından bu yana edebiyat türlerinin ilklerinden biridir. Duygu, düşünce, özlem, hayal,  hüzün ve acıların bir düzene bağlı olarak, çekici ve etkileyici bir şekilde ahenkli mısralar içinde sözlü ya da yazılı aktarılmasıdır. Şiir yazmak pek de kolay  değildir. Herkes şiir anlamın da bir şeyler karalayabilir. Ama herkes ben şairim diyemez. Şairlik, ozanlık, halka mâl olmak öyle bir kolay iş değildir. Öncelikle insanın hayatta yaşadığı yada toplumun acılarını, sorunlarını, mutluluklarını ve özlemlerini anlatmak kolay değildir. Ancak bunları hissederek yaşayan ve bunları ifade edebilen korkusuzca haykıranlardır. Tabi ki de bu tek başına yeterli değildir. Birde bunu aktarmak için güzel bir dil ve bambaşka bir üslup gerekir. İnsanın bu acıları kendinde dert edinebilen mutlulukları içinde hissedebilen yetenekli insanlar ifade edebilir.

Şairlik sizin için ne ifade ediyor? Yazma yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz? Bu yolculukta size kimler destek oldu?

Bildiğiniz gibi yanılmıyorsam  Aprın Çor Tigin, Uygur dönemine ait Mani dininin etkisinde şiirler yazmış adı bilinen ilk Türk şairidir. Bulunan iki şiirinden ilki, üç dörtlükten oluşan ve ilahi tarzında yazılmış bir özgüdür. Şairlik benim için bir toplumun yada bir kişinin duygularını heyecanlarını, özlemlerini, acılarını ve farklı bir dilde dile getiren, anlatan haykıran toplumun acılarını mutluluklarını ortak olan insandır. Evet, şuanda Cumhuriyetimizin 100. Yıl anısına hazırladığım üç kitaptan sonra çocuk romanım ve polisiye romanlarım var, genelde içim den geldiğince yazmak istiyorum kendimi şartlandırmak istemiyorum, yine de sorarsanız polisiye romanlarımı yayınlamak istiyorum. Ömrüm müsaade ettiğince yazmak istiyorum, şunu da belirteyim ki. Ben yazmaya çok sevdiğim için yazıyorum, yazmaktan ya da yayınlanacak kitaplarımdan büyük paralar kazanacağım diye hayal etmiyorum. Ben para için yazmıyorum, içimden geldiğince, yazma tutkusuyla yazıyorum,  yazdıkça da mutlu oluyorum. Tabi ki masraflarımı karşılarsa benim için daha güzel olur diye düşünüyorum. Hiç bir zaman para tutkusuyla çok para kazanırım düşüncesiyle yazmadım. Hayatta bir çok insanın hobisi vardır kimi ağaç oymacılığı ve  işlemeciliği, kimi doğa gezileri, kimisi balığa gider,  kimisin dede fotoğraf tutkusu vardır, işte benim hobimde yazma tutkusudur, yazmak benim hobimdir.

Yazma konusunda en çok destek verenlerin başında Oktay isimli bir öğretmen arkadaşım beni çok desteklemiş, şiirlerimi, yazılarımı ve hikâyelerimi güzel olduğunu belirterek yazmaya devam etmemi istemiştir. Hatta onun tavsiyesi üzerine de kendime ait iki defter yayınlanmamış sözlerim vardır, ileride onlara da yayınlamayı düşünüyorum. Yine aynı zamanda doktor olan Mustafa adındaki arkadaşım ve Ünal bey ve ayrıca menajerim olan Abdullah bey de yakinen bana çok destek verenler arasında sayabilirim. Ayrıca yazarlarımızda Leyla şahin hanımefendi kendisi bana çok destek vermiştir, halen destek vermeye devam etmektedir, fikirleriyle yazılarıyla yön veren bir yazardır buradan kendisine teşekkür etmeden geçemeyeceğim, iyi ki varsınız Leyla hanım. Kendisini de buradan sonsuz başarılar diliyorum yolu açık kalemi güçlü okurları çok olsun.

Ay Yıldız'a Mektup, Adam Silver

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı anısına kaleme aldığınız milli ve manevi duyguların ön plana çıktığı Ay Yıldız’a Mektup isimli şiir kitabınız Alaska Yayınevi’nden çıktı.  Sizi milli değerlere yönelik şiirler yazmaya sevk eden nedenler nelerdir?

Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Türk ulusuna bir vefa borcu olarak mili değerlere yönelik bir kitap yazmak istedim. İlk kitaplarımın da Cumhuriyetle ilgili olması da tesadüf değildir. Bir nebzecik olsun yeni nesillere cumhuriyetimizin yüzüncü yılında Cumhuriyetimizden ve Mustafa kemal Atatürk’ten hatıralar bırakmak istedim. inşallah bu konuda başarılı olmuşumdur. Bu kutsal toprakları bize emanet eden ecdadımıza ne kadar ansak ne yaparsak yapalım onların fedakârlıklarına ulaşamayız. Ancak onların yolunda ilerlersen onların ruhları huzura erdiririz. Türk gençliğini daha çok Cumhuriyeti anlatmak, daha çok Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatmak, daha çok Türk ulusunu anmak ve ecdadımızı hatırlatmak gerektiğine inanıyorum. Tarihimizden ders alarak, istikbalimize yön vermemiz gerekiyor. Bizde bu yönde küçük bir katkı sağlamak istedik, işte karınca misali, Hedefe ulaşamasak ta o yolda ölürüz. Bu  kitabın hazırlanmasında büyük katkıları olan İsrafil beye, ve Gülseren hanımefendiye ve emeği geçen Alaska yayınevine teşekkürlerimi sunarım.

Başucu yazar, şair ve kitaplarınız nelerdir? Yazarların ve kitapların hayatınıza nasıl bir etkisi oldu?

Evet, her kişinin çok değişik yazarların kitaplarını okuması gerekiyor. Çok okumayan kişi çokta yazacağını düşünmüyorum, çünkü bir kitaptaki bir cümle sizi çok değişik kapılar açabilir, sizi bambaşka bir dünyaya götürebilir, bal arısının bin bir çiçekten bal yapması gibi her yazardan insanın öğrene bileceği güzellikler vardır, önemli olan onu yakalaya bilmek ve görebilmektir. Ben Nazım hikmetin Necip Fazılın, Sebahattin Alinin, Orhan Kemallerin kitaplarını okudum. Tabi ki ,  Yaşar Kemal’in 1955 ile 1987 yılları  arasında yazdığı dört ciltten oluşan romanı  “İnce Memed” Cumhuriyetin ilk yılarındaki Anadolu halkının çekmiş olduğu sefaleti ve ağalarım hakimiyetine karşı bir isyanı anlatan bir Çukurova öyküsü olması nedeniyle beğendiğim eserlerden biridir. Yaşar Kemal’in şu satırlarını da okumadan geçemeyeceğim.    

Gülümse bitsin karanlık. Gülümse karamsarları şaşırt. Gülümse güller açsın yüzünde. Gülümsemenle yayılsın ışık. Dünyayı ısıtamasan da güneş gibi Çevreni ısıt.

Son dönem yazarlarından ise çok sevdiğim ve etkilendiğim yazar ise Zülfü LİVANELİ ‘ dir. Kitaplarının tamamını okudum ve bir çok arkadaşa tavsiye ettim, okurlardan dönüşlerde her zaman olumlu olmuştur. Polisiye yazar olaraktan Ahmet Ümit’in kitaplarını da okudum o konuda başarılı bir yazardır. Özellikle kadın yazarlarımızdan Leyla ŞAHİN ‘i anmadan geçemem onun Veda Makamı, Mardin Güneşi, Kızın Adı Kırmızı, Bin Yıldızlı Otel, Zirvede Üşüyenler isimli kitaplarını tavsiye edebilirim kendisi çok değerli yazarlarımızdandır. Evet bana destek veren ilk yazarlarımızdandır. Kalemi oldukça kuvvetli olan bir yazardır. Kendisine selamlıyorum ve sonsuz başarılar diliyorum.

Üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? Okuyucularınıza ipucu verir misiniz?

Evet şuanda yazılmış ama daha yayınlamadığım kitaplarım var, üzerinde detaylı çalışmalardan sonra yayınlamayı düşünüyorum üç seri cumhuriyetimizin 100. Yıl kitaplarından sonra çocuk romanım ve bir de polisiye romanımı çıkarmayı düşünüyorum. Bunlar yazılmış durumda dijital ortama yüklemesi yapılacak, en azından şuanda yılda iki kitap çıkarmayı planlıyorum. Yine aynı zamanda toplumuzun sorunlarıyla ilgili birkaç kitap çalışmamda var, bu eserleri de ileriki yıllarda çıkarmayı düşünüyorum. Bunun adı şans değil Niyet, daha doğrusu niyetle bulaşma, ihtiyacın olan şeye yürümeye niyet ettiğinde, onunla buluşursun mutlaka. Evet bizde cumhuriyet sevdalılarıyla Atatürk gençliğiyle buluşmaktır niyet. Kitaplarımızda bu yönde olacaktır inşallah.

Son olarak okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Yaşınız kaç olursa olsun nerede bulunursanız bulunun mutlaka kitap okuyun. Kitaplarla arkadaş olun. Kitap insanın en sadık dostudur. Kitap daima insana güzellikler fısıldar. Hayata yön verir ruha iyi gelir. Her an kitap okuyacak gibi elinizin altında bir kitap bulundurun, düzenli aralıklarla kitap alınız. Benimle ilgili okuyuculara bir şey söylemek istersem bizi takip edin, cumhuriyet serisinden sonra çocuk romanı ve birde polisiye romanımı sizlerle buluşturacağım.

Sevgili okuyucularım her türlü yorum ve eleştirilerini adamgumuss@gmail.com adresinden bizzat bana ulaşabilirler. Okurlarımın eleştiri,  tavsiyelerini ve önerilerini bekliyorum ve çok kıymetli buluyorum, Başarılı eserler oluşturabilmem için buna çok ihtiyacım olduğuna inanıyorum. Latin ata sözü söyle der; “Bir kitabın kaderi okuyanın zekasına bağlıdır.” Bu konu da okuyucularıma çok güveniyorum

Hayatta en mükemmel hediye kitaptır. En yakın arkadaş kitaptır. Kitap al, oku, ya da okuyana hediye et. Buradan bir kampanya başlatmak istiyorum Cumhuriyetimizin 100. Yıl anısına her birimiz Cumhuriyet ve Atatürk ile ilgili bir kitap alarak hediye edelim. bu konuda bir farkındalık oluşturalım. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında eğitim gören her bir öğrencimize bir kitap hediye edelim. Özellikle Cumhuriyet ve Atatürk’le ilgili olması yüzüncü yıl anısına mükemmel olur. Cumhuriyetle nice yüzyıllara. Sevgide Atatürk’te Yaşamda Cumhuriyette kalın. 



1932-2024 © Edebiyat Gazetesi
ISSN 2980-0447