Bilsem azabın bile şifadır
Dert etmem susarım.
Bilsem yağan yağmur saçlarından nasibimdir
Oracıkta gözlerimi yumarım.
Kimsin? Nesin? Neyin nesisin? Düşünmem ısrarım yettiğince,
Bilsem sesin hakikattir,
Rıza gösteririm çürük ekmeğe bile.
Reddi miras etmem gücüm yettiğince
Nakış nakış işlerim seyir defterime.
Yırtılmaz sancağın kalbine saklarım varlığını
Ey denizler tanrısı göster bana pusulamı.
Toprağın kokusuyla düşmüşüm zaten yollara
Bilsem topraksın
Ses etmem fırtınalara.
Bakma arada kafamın ağrıdığına
Kağıttan gemilerle çıkmışım yola
Saf ellerim nasırlaşmış, saçlarım ağarmış
Geçen zamanda.
Kimliğime baksam, resimdeki ben değilim
Oysa hâlâ oradakine esirim.
Hürriyetim kenara atılmış sanki.
Ebedi hanedanım vardı da
Yoksul kalmış gibi.
Depremler, seller, fırtınalar hiç gitmemiş üzerimden,
Sanmıştım ki aşk ne olabilir gibisinden.
Fani dünya da bir güzele vurulmuşum
Bilsem yalnızlığımın son durağı sanadır
İşte ben orada bir ummana tutulmuşum.