Merhaba Ulaş Bey, okuyucularımıza kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Öncelikle teşekkür ediyorum. Kendimden biraz bahsedersem, 2 çocuklu bir ailenin büyük olan çocuğuyum. Babam işçi emeklisi, annem ise ev hanımıdır. Yaşantımın bir kısmını Ardahan'da, uzunca bir kısmını da halen yaşamakta olduğum İstanbul' da geçirdim. Bu sebeple memleketim var. Geçmişimi unutmuyorum, günümüzden kopmamaya çalışıyorum. Evliyim 2 çocuğum var. Bir yandan onlarla ilgilenmeye bir yandan yazmaya ve kalabalık bir şehirde hayatımı devam ettirmeye çalışıyorum.
Yazma yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz? Sizi kitap yazmaya yönlendiren nedenler nelerdir?
Yazmaya ilkokul döneminden beri başladım. defterlerimin arka sayfalarına sürekli birşeyler karalardım; bazen bu bir şiir olurdu bazen arkadaşlarımın ilgisini çekecek fıkralar olurdu. özgün olmaya alışırdım. İçine kapanık biriyimdir. Yazdıklarımın beni ifade etmesine özen gösterirdim. Aslında yazmak benim için kendini ifade etmenin yazımsal boyutuydu. Söyleyemediklerimi yazı yolu ile anlatırdım şimdi bile öyledir. Yirmili yaşlarda kitap yazmaya karar verdim ama hep belli noktalarda bıraktım. Kimi zaman beğenmedim kimi zaman başka şeylerle uğraştım. Son 3-4 yılda kararımı verdim eğer yazacaksam bunlar yarım kalmayacaktı. Çünkü yazılıp kaybolan çok projem var. 'BİR DEĞİŞİMİN ANATOMİSİ' de pandemi döneminde evde kaldığım 10 günlük dönemde yazdım. Sonradan bazı rötuşlar yaparak kitaplaştırdım. Bundan başka bir tane bitmiş romanım ve çok güvendiğim şu an tasarlama aşamasında olduğum projem daha var.
Bu yolculukta size kimler destek oldu?
Herkese teşekkür ediyorum öncelikle eşim Burcu hep yanımda oldu. Bana cesaret verdi. Adil Korkmaz çok değerli bir arkadaşım sürekli kitap çıkarmam konusunda teşvik etti. Geochem firmasına ayrıca teşekkür ediyorum sanatın yanında olmaya ve gelişmesine her zaman katkıda bulunuyorlar. Erdinç Özdemir, Ertan Demirci ve iş arkadaşlarıma özellikle teşekkür ederim. Edebiyatseverlerin okuduktan sonra yaşama ve insanlara bakışını değiştirecek olan Bir Değişimin Anatomisi isimli kitabınız Alaska Yayınları’ndan çıktı. Tebrik ederiz. Kitabınızda okurlarınızı ne gibi sürprizler bekliyor?
Kitabımızda aslında toplumun bireyi olarak insanın yolculuğundan bahsediyoruz. toplumun bize dayadığı beklentiler ve bizim kendimizden beklentilerimiz... Gerçek benlik ve ideal benlik arası çatışmalar gözler önüne sergileniyor. Kazanan kim olacak? Sosyolojik olarak bireyin yapı içindeki konumu psikolojik olarak özsel dışavurumlar var. Biliyorsunuz bir kişi olduğunda psikoloji iki kişi olduğunda sosyoloji oluyor. kitabımızda bunun bir harmanlanması var. Bu kitabı okuduğunuzda kendinize ve çevrenize bakışınız değişecek; neden mutsuz olduğunuzu nasıl mutlu olacağınızı öğreneceksiniz. Sizden beklenilenleri sizin beklentilerinizle karşılaştıracaksınız. Toplumsal rollerin altındaki gizemli perdeyi açıp gerçeği görmeye çalışacaksınız.
Başucu yazar ve kitaplarınız nelerdir? Yazarların ve kitapların hayatınıza nasıl bir etkisi oldu?
Kitap okumayı severim. Beni en çok etkileyen kitaplardan birisi, 'BİR İDAM MAHKUMUNUN SON GÜNÜ' dür. Victor HUGO bu kitapta duyguyu çok iyi vermiş. Kitabı okurken o anı yaşıyorum, idamı bekleyen kişi gibi hissediyorum. büyük usta bunu yazarken 26 yaşındaymış ve bu kadar içten ve gerçekçi olması büyüleyici... İdam cezasını protesto etmeyi amaçlamış başarılı da olmuştur. Bugün dünyanın birçok yerinde idam cezasının kalkmasında büyük etkisi vardır. Edebiyat yaşatır, sanat huzurdur.
Üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? Okuyucularınıza ipucu verir misiniz?
Evet halihazırda bir kitabım bekliyor. Bu sefer bir çocuğun hayal dünyası ve karşılaştığı olaylar var. Karşımızda 80'lerin ekran çocuğu ve siyah-beyaz televizyon olacak. Sonunda renklere kavuşacak ama bakalım istediği gibi olacak mı?
Son olarak okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Sevgili okurlara tavsiyem kitap okumayı eksik etmesinler çünkü kitaplar gizli dünyalara açılan kapılardır. Orada her istediğinizi bulabilirsiniz; sevebilir, şaşırabilir, düşünebilir ve fark edebilirsiniz. Kitapların dili vardır sizinle konuşur. İyi bir dost mu arıyorsunuz? kitaplara bakın...