Merhaba Mehmet Cüneyt Bey, okuyucularımıza kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Merhabalar efendim, tabii. Bazen asosyal bazen ise sosyal. Kısaca kendimi anlatmak gerekirse, insanlara karşı diyaloğum yine onlara bağlıdır. Örneğin bir insan benimle diyalog kurmaya çalışırsa son derece sosyal olduğumu söyleyebilirim, fakat bunun tersi olursa, asosyal olduğum söylenebilir. Hayalciyim, çok hayal kurarım. Olumsuz bir durumda bazen çabuk yelkenleri suya indirebilirim, yani umutsuzluğa düşebilirim. Birazda karamsarım diyebilirim fakat kolayca tekrardan umutlanabilirim. Duygusal mısınız diye sorarsanız, duygusalım evet bazen çok duygulandığım oluyor çoğu zaman ise sabırsız bir insanım. Bazı zamanlarda her şey bir anda bitsin istiyorum, hiperaktifim çoğu insan da olduğu gibi bende de sinir var. Her duyguları en uç noktalarda yaşarım. Kısaca ben.
Yazma yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz? Sizi kitap yazmaya yönlendiren nedenler nelerdir?
Birçok neden sayabilirim; hiçbir şey yapmamak evde her gün aynı günleri yaşamaktansa, birşey yapmalıyım dedim kendi kendime. Ve ilk işim açık öğretim de okumak oldu. Kendimi bildim bileli okumayı çok seviyorum. Türkçe ders kitaplarında şiir, makale, hikâye, ve romanlarının özetini okumak bana acayip haz veriyordu. Yazma merakım ve isteğim o zamanlar başladı.
Bu yolculukta size kimler destek oldu?
İlk başlarda öyle kendimce yazmaya başladım yazmak hoşuma gidiyordu. Sonra yakın çevreme yazdığım yazıları göstermeye başladım. İlkinde değil de sonraki yazdığım şiir ve denemelerimi beğendiler. E bu da haliyle bana özgüven verdi. Böylelikle yazmaya başladım ve artık bir hayalim vardı o da kitap çıkarmak... 6 aylık bir dergi macerası başlamıştı. 3 kişiden oluşan bir dergimiz vardı. Ancak çeşitli nedenlerle 3. sayıda maceramız son buldu. Tam ümidi kestiğim zamanlarda Eda Özkan’ı tanıdım ve her zaman destek oldu. Bazen umutsuzluğa düşerken yerinde bana ikazlarda bulundu sonrasında onun aracılığıyla Hayrullah Ercik’i tanıdım. Hayrullah Ercik hocam kitap çıkarma ile ilgili konularda Eda Özkan ile birlikte bana ışık olduklarını söylersem bence bu abartılı bir söz olmaz. 1 seneyi aşkın yoğun uğraşlar sonucu Kalemsiz Şair adlı kitabı çıkardık ve ilk hayalim gerçekleşti...
Bedensel engelinizden dolayı klavyeye burnunuzla dokunarak kaleme aldığını Kalemsiz Şair isimli kitabınız Alaska Yayınları’ndan çıktı ve çıktığı ilk günden itibaren yoğun ilgi gördü. Tebrik ederiz. Kitabınızda okurlarınızı ne gibi sürprizler bekliyor?
Teşekkür ederim; bazen hüzün, bazen neşe hayatımdan birazda kendi hayatımdan esinlenerek yazdığımı söyleyebilirim. Hayalinin peşinden koşan bir insanın sizlere anlatacakları var bi göz atın derim ben.
Başucu yazar ve kitaplarınız nelerdir? Yazarların ve kitapların hayatınıza nasıl bir etkisi oldu?
Başucu kitabım kesinlikle Cemil Meriç'in Bu Ülke Eseri! Etkilendiğim yazarların başında yerlilerde Sabahattin Ali gelir çünkü bana özgün hikayeleri ilk o sevdirdi yabancılarda da Stefan Zweig küçük romanlarında tüm dünyayı sığdırdığını düşünüyorum. Sevdiğim bazı yazarlar, Yaşar kemal, Cengiz Aytmatov, Paulo Coelho ve Jostein Gaarder... Ve yeni yazarları keşfetmek niyetindeyim.
Üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? Okuyucularınıza ipucu verir misiniz?
Yeni bir kitap çıkarma niyetim tâbii var, bunun için kendimi geliştirmek istiyorum. İpucu vermem gerekirse ilk kitap bana büyük bir tecrübe oldu. O yüzden daha iyisini yazmaya çalışacağım.
Son olarak okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Belki klişe bir söz olacak ama, beni takipte kalın; ikinci kitapta görüşmek üzere esen kalın.