Camdan bir piramitte sudan rüya: Tanrımın suikastı
Gözbebeklerim matruşka, demirden çubuk, harflerin çukurlarla dans ettiği, beynimdeki ruh
Ellerim astral bir seyahatti, bedenimin başka bedenlerde dirildiği heykel, düştü içimden kırmızı elbiseli geyik
Ağzımda ölüm çeşmesi, sırdaş bir katil, mavi masalarda vurulduğu çiçeklerin
Parmaklık yüzüm kutsal kase, tenimden üfledim yeşil karıncayı, şarap tadında dil içtiğim: İnancımı kaybettim, lanetli bir uçurum kurttan türeyişim
Tanrım bir gece kaçtı zihnimden, onlarınki de/kül koca şehir, bir çocuğun cebinde kalbim, elinde makas ve saçında gezegen, dönüyor bir karenin karanlığına
Sokaklarda yağmur durmadan kıyım, at ve fil boşlukta leke, Sırtımda urban tanrımın firarı. Şimdi dünya büyüyen ateş hattı!